Hamburg’da konuşan eski bakan Kayalar, ‘Yeni savaş ve rant alanı Asya-Pasifik”

eski Milletvekili Lütfullah Kayalar (sağda) ve gazeteci Mehmet Atak
Eski Milletvekili Lütfullah Kayalar (sağda) ve gazeteci Mehmet Atak

Ahmet Durmuş / hamburghaber


HAMBURG – Almanya Yozgatlılar Federasyonu (AYDEF) tarafından organize edilen etkinliklere katılmak için Hamburg’a gelen ANAP’ın iktidar olduğu dönemlerin etkili siyasetçilerinden Lütfullah Kayalar, ”Yeni Dünya ve Türkiye” üzerine bir konferans verdi.

Yozgat’tan beş dönem milletvekili seçilen ve ” Şehirde ne varsa köyde de olacak” sözü halen belleklerde olan eski ANAP’lı Tarım Orman Köy işleri ve Maliye Bakanı Lütfullah Kayalar, Yeni dünya düzeninde Türkiye’nin önü açık olduğunu belirtirken, ” bunun için öncelikle ülkemizde yeni bir dönemin başlaması gerekir. Demokrasi ve insan hakları olmadan burada yeri olmaz.” diye ifade etti.

Moderatörlüğünü Liman Dergisi Yayın Yönetmeni Mehmet Atak’ın yaptığı ve Almanya Yozgatlılar Federasyonu tarafından Hamburg Steindamm Öz Urfa Restaurant’ta düzenlenen ”Yeni Dünya ve Türkiye”  Konferens-Sohbet karışımı toplantıya yoğun bir ilgi oldu.

Konuşmasına etkinlikleri düzenleyenlere ve katılımcılara teşekkür ederek başlayan eski Milletvekili ve Bakan Lütfullah Kayalar, ‘Bu topraklara adım attığınız 1961 yılından bugüne tam 61 sene geçmiş ve artık sizler Alman toplumunun asli unsurlarından birisiniz. Ama ifade etmek lazım ki, maalesef hem Türkiye’de hem de Almanya’da sizlerin buradaki mevcudiyetinin önemi yeterince değerlendirilmemekte. Sizler sadece Türkiye için değil Avrupa için de hayati bir öneme sahip topluluk haline gelmiş bulunmaktasınız. Aslında son yirmi yıl içinde yavaş yavaş yaklaşmakta olan enerji ve tedarik sorunu özellikle Avrupa da son üç yılda somut hale geldi” dedi.

İşte Konferanstan öne çıkan başlıklar

Pandemi öncesi bunları söylemekte zorlanabilirdik

Avrupa’nın bugünlerde kendisine yeni bir rota izlemek zorunda hissettiği  ve bunun için harekete geçtiği bugünlerde sizler Avrupa’nın geleceğinde ben inanıyorum ki çok büyük bir rol oynayacaksınız. Bu sözlerim kesinlikle bir Türke Türk propagandası şeklinde değildir. Pandemi öncesi belki bunları söylemekte biraz daha zorlanabilirdik ama, Pandemi Dünya’da da, Avrupa’da da ve tabi ki Almanya’da da ülkelerin yaşamlarında yeni bir takım yolların izlenmesi gereğini de ortaya koydu.

61 yılı aşkın bu dönem içerisinde burada acısıyla tatlısıyla geçirdiğiniz zorlu yaşam bugün belki de Avrupa’nın geleceği için en önemli bir kaç dayanaktan birisi olacak. Sizlerin burada kök salmanız Türk ve Alman devletlerini vatandaşları üzerinde birbirlerine bağladı. Şimdi bunu biraz daha somuta doğru ilerletirsek bugün Almanya ile Türkiye arasında geçmiş tarihi incelediğimiz zaman hiç bir zaman kayda değer bir anlaşmazlık konusu olmamıştır. bunun aksine belli dönemlerde birliktelikler, ittifaklar ve dostluklar oluştu. Bugün Türkiye’den Avrupa’ya ihracatın en büyük bölümü Almanya’ya yapılmaktadır. Yine Türkiye yaklaşık Avrupa’dan  450 milyar dolar bir kredi kullanmış durumda ve yine kredi dışında da yaklaşık 250 milyar dolar Türkiye’ye yapılan doğrudan yatırımlar olmuştur.

Yeni Dünya, ikinci Dünya savaşı öncesindeki o geçiş dönemindeki gerginlik içerisinde

Aslında konumuz Dünya ve Türkiye olmasına rağmen ben öncelikle Avrupa ve Almanya’dan girmek istedim. Tüm Dünya tıpkı ikinci Dünya savaşı öncesi gibi bir gerginlik içerisinde. Bilindiği gibi birinci Dünya savaşı ve ikinci Dünya savaşı Avrupa odaklı olan bir savaştır. Birinci Birinci Dünya savaşının sonra,  ikinci Dünya savaşına kadar olan dönem adeta bir geçiş ama bu geçiş biraz da bir hazırlık dönemi gibi geçti ve arkasından ikinci Dünya savaşı oldu milyonlarca insan Avrupa’da hayatını kaybetti.

Şimdi aynı o ikinci Dünya savaşı öncesindeki o geçiş dönemindeki gerginlik içerisinde. İncelediğimiz zaman bugünde Dünya’da sanki buna benzer acaba gerginlikler var mı diye insan düşünmeden edemiyor. Bu geçtiğimiz dönemde yani ikinci Dünya savaşı ve sonrası dönemde paylaşımın yerini Enerji ve hammaddeye ulaşım aldı. Özellikle bu Pandemi’den sonra gelişen dönemde Enerji ve ham maddeye ulaşım ön plana çıktı. Artık sömürgecilik yoluyla değil, kurulan ilişkiler ve paktlar yoluyla ülkelerin enerjiye ve hammadde’ye ulaşması mümkün hale geliyor. Avrupa devletlerinin yer aldığı NATO ittifakı elbette Avrupa’nın sınır güvenliğini sağladı. Ama bu ittifakın karşısında yer alan ittifakların ekonomik gücü karşısında ve sahip oldukları ham madde kaynakları karşısında ise savunmasız bıraktı.

Avrupa güvenlik konusunda ABD ile birlikte NATO çerçevesi içerisinde güvenliğini sağlama yoluna gitti. Ama şimdi gelişen dünya içerisinde bugün Avrupa’da enerji kaynaklarını çeşitlendirme ihtiyacı ortaya çıkmışsa, aslında her şeyin yanlızca askeri güvenlik olmadığı modern dünyanın birbirine görünenden çok daha sıkı bağlarla bağlı olduğu gerçeğini unuttuğumuz için, ya da unutmak istediğimiz için ortaya çıkmıştır.

Dünyanın yeni rant merkezi Asya – Pasifik

Çok ucuz olan Rus enerji kaynaklarını ve ucuz Çin iş gücünü kullanılan Avrupa son 30 yıl, dünyanın en refah içindeki toplumlarından birisi olarak yaşamasını temin etti.  Ama modern dünyanın birbirine çok karmaşık bağları buna küreselleşmenin doğurduğu şartlarda diyebiliriz, Dünya üzerinde tek bir ülke tek bir coğrafyanın diğer bölgelerden ve ülkelerden bağımsız bir biçimde var olamayacağını da bu son olaylar bize gösterdi.

Şimdi Avrupa ve Avrupa’nın katalizörü olan Almanya enerji kaynaklarını çeşitlendirmek çok güçlü bir diplomasi faaliyeti içerisinde. Bu diplomasi faaliyetinin dışında da şimdi yeni teknolojiler hem Almanya’da hem de Avrupa’da yoğun bir şekilde ARGE çalışmaları yapılıyor. Ayrıca güvenlik bakımından da tek bir yana yaslanmanın ileride ne gibi sakıncalar doğuracağının da Almanya’nın ve Avrupa’nın hararetle tartıştığı  konuların başında gelmektedir. Bunu bir örnekle açıklamak gerekirse bu Rusya – Ukrayna savaşı başlamadan önce özellikle Fransa’nın daha çok dile getirdiği ve bir Avrupa güvenliği ile ilgili yani NATO dışında da yeni güvenlik organizasyonlarının yapılması şeklinde Uluslar arası yoğun çalışmalar vardı. Ama şimdi Rusya – Ukrayna savaşının başlamasıyla birlikte bu çalışmalar şimdi bir başka noktaya doğru gidiyor. Savaştan sonra NATO önemli bir hale getiriliyor ve getirilmek isteniyor. Çokta büyük ilerlemeler kaydedildi.  ABD’nin de bu konudaki politikaları ve takip ettiği yol şimdi Avrupa’da da daha güçlü bir şekilde kendisini hissettiriyor. Bu Rusya – Ukrayna savaşına baktığımız zaman Ukrayna’ya şu anda Avrupa’nın ve ABD’nin çok büyük destekleri var. Maddi destekler olduğu gibi askeri araç gereç destekleri var ve en önemlisi politik destekleri var. Ama tüm desteklerle birlikte de bir takım yeni yapılanmalarda ortaya çıkıyor. Şimdi Rusya – Ukrayna savaşı her bakımdan Avrupa’yı etkilediği gibi dünyayı da her bakımdan etkiliyor.

Şimdi burada Rusya – Ukrayna savaşı ile ilgili söylenen ya da ileri sürülen bir çok nedenler var.  Nedenlerden bazıları işte başta Kırım var. Rusya’nın iddia ettiği Doneks ve oraya yakın bölgeler. Ama acaba sadece ve gerçekten nedenler bunlar mı?

 

Dünya yeni bir taraflaşma dönemine giriyor

Dünya yeni bir taraflaşma dönemine giriyor. İşte esas konumuz da burada başlıyor. Yeni bir döneme giriyor derken neyi ifade etmek istiyorum. Bizim yani Türkiye’nin sınırlarının yayında olan Ortadoğu. Ortadoğu’ya baktığımız zaman Ortadoğu geniş ve önemli bir coğrafya. Ortadoğu özellikle birinci Dünya savaşından sonra ve ikinci dünya savaşına kadar da getirebiliriz ve ondan sonra 70-75 yıl içerisinde bütün dünyadaki çekişme merkezi, rant merkezi olayların başlama merkezi, dünyadaki büyük güçlerin kutuplaştığı bir merkez halindeydi. Buradaki Petrol ile birlikte stratejik deniz yollarıyla birlikte en önemli olan bölgeydi. Bildiğiniz gibi bir Arap Baharı dönemiyle birlikte yeniden bu bölgede bir takım yeni siyasi gelişmeler oldu. Ama şimdi artık Ortadoğu şu veya bu şekilde belli bir dönem içerisinde bitirilecek. Yani bu olaylar bir şekilde bağlanacak ve son bulacak.

Şimdi dünyanın yeni merkezi, yeni çatışma merkezi, yeni rant merkezi artık Asya-Pasifik oluyor. Yeni bir kutup doğuyor. Asya-Pasifik dediğimizin merkezi de Çin ile Amerika’nın çekişmesi. Ve doğal olarak ta bu iki devletinde etrafında yeni oluşumlar oluyor. Yani yeni taraflaşmalar oluyor ve olacak. Şimdi bu Rusya – Ukrayna savaşının da aslında önemi Pasifikteki yeni dünya düzeni içerisinde Rusya – Çin birlikteliğinin önünü kesiyor ya da Rusya bu savaşla zayıflatılarak oradaki muhtemel gelişmelerde önümü kesiliyor.   İşte bunların hepsi şuanda tartışılıyor.

Gelişmeler Türkiye’yi nasıl etkileyecek

Yeni Dünya Düzeni’nde peki Türkiye nasıl etkilenecek. Daha doğrusu Türkiye bu yeni gelişmelerden nasıl etkilenecek.  Ortadoğu’ya bir şekilde Sulh ve sükun getirilebilirse ki, gelecek gibi gözüküyor kısa bir süreç içerisinde. İşte bu Türkiye’nin önünü inanılmaz açacaktır. Başta ekonomi olarak. Çünkü Ortadoğu bize sınırdaş ve bizim bu devletlerle, halklarıyla çok değişik bağlarımız var. Ve aynı zamanda kültür bağlarımız var. Dolayısıyla buradaki yeni yapılanmada Türkiye çok önemli rol alacaktır.  Ve doğal olarak gelişecektir.

Pandemi öncesi dünyadaki bir çok üretimim merkezi ucuz işgücü sayesinde Çin oldu. Buda tabi ki bir anlamda da batılı firmalarının işine geldi. Ama pandemi de görüldü ki, bir aksama olduğu zaman her taraf allak bullak oluyor. Ve bunun için şimdi artık sadece bir yere bağlı olmak çok büyük sıkıntılar getiriyor. Bunun için yeni alternatifler aranıyor ve burada da ilk akla Türkiye geliyor. Türkiye, Avrupa’ya batı pazarlarına, Afrika pazarlarına ve Ortadoğu pazarlarına yakın olan bir konumda. Üstelik te artık orta ölçekli üretimde çok önemli bir güç haline geldi.

İşte bu Uzak Doğu’daki yeni güç merkezlerinin oluşması ve buradaki kamplaşmalar ve sıkıntılardan dolayı Türkiye’nin önünde de yeni bir dönem açılıyor ve açılmıştır.

Demokrasisi olmadan olmaz

Ama tüm bu fırsatların oluşması ve Türkiye’nin bu Yeni Dünya Düzeni’nde hak ettiği yeri alması için da yapması gereken çok acil işleri var. Türkiye’nin öncelikle kendi içinde Demokrasisini geliştirmiş ve oturtmuş, hukuk sisteminin dünya hukuk sistemiyle entegre olmuş ve güvenilir bir hale gelmesi, yargı sisteminin güvenilir hale gelmesi, İnsan Hakları ve Özgürlükler alanında Türkiye’nin dünya sıtandartlarına kavuşan bir konumda olması ve bu şekilde değerlendirilmesi, kabul edilmesi ve ekonomisini bu zemin üzerine oturtması gerekiyor.

”Yeni Dünya ve Türkiye” Konferens-Sohbet karışımı toplantıya yoğun bir ilgi oldu.
”Yeni Dünya ve Türkiye” Konferens-Sohbet karışımı toplantıya yoğun bir ilgi oldu.

 

Almanya Yozgatlılar Federasyonu tarafından düzenlenen ve konuşmacı olarak katılan eski Milletvekili Lütfullah Kayalar,  dernek yetkilileriyle.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir