CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Hamburg’da düzenlenen panelde Türkiye’nin güncel siyasi krizlerine ve demokrasi mücadelesine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. “Ya direneceğiz ya teslim olacağız” diyerek güçlü bir mesaj verdi.
♦♦ Ahmet Durmuş
Hamburg Haber – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Hamburg Birliği, Almanya’daki Türk toplumu için önemli bir panel düzenledi. “Son Gelişmeler Işığında Türkiye’nin Geleceği” başlığı altında organize edilen etkinlik, Hamburg’un Bergedorf semtinde bulunan Begegnungszentrum im Park salonunda gerçekleşti. Yoğun ilgi gören panelde, CHP İstanbul Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ana konuşmacı olarak yer aldı.
Yağmurlu bir Pazar gününde yoğun bir katılımın sağlanamadığı panele, SPD eski Avrupa Parlamentosu Milletvekili ve iş insanı Vural Öğer, SPD eski Hamburg Eyalet Milletvekili Güngör Yılmaz, CHP Lübeck Birliği Başkanı Haydar Göçer, çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve spor derneği başkanları ile temsilcileri, Hamburg ve Schleswig-Holstein eyaletlerinden gelen vatandaşlar katıldı.
Program İstiklal Marşı ile Başladı, Açılış Konuşması Derin Anlamlar
Panel, saygı duruşu ile başladıktan sonra İstiklal Marşı’nın hep birlikte okunmasıyla devam etti. CHP Hamburg Birliği Başkan Yardımcısı Nur Ilıcak, açılış konuşmasında panelin önemine ve Cumhuriyet’in değerlerine bağlılığa vurgu yaptı. Ilıcak, “Bugün burada sadece bir panele katılmıyoruz; vicdanlarımızla, ortak değerlerimizle, Cumhuriyet’e olan bağlılığımızla bir duruş sergiliyoruz” ifadelerini kullandı. Atatürk’ün “Cumhuriyet, benim en büyük eserimdir” sözüne atıfta bulunan Ilıcak, “Bizler, bu büyük eserin sahipleri olarak sorumluluklarımızı biliyoruz ve bu sorumlulukla hareket ediyoruz” dedi.
Açılışta ayrıca CHP Hamburg Birliği olarak Almanya’da yaşayan Türk toplumunun sorunlarına duyarlı, demokratik ve çağdaş bir perspektifle çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti. Panelin gerçekleşmesinde emeği geçen CHP Hamburg yönetimi ile destek veren tüm katılımcılara teşekkür etti.
Gökhan Günaydın’dan Türkiye’ye Kapsamlı Bakış: Demokrasi, Hukuk ve Siyasi Tablo
Panelin ana konuşmacısı olan CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Türkiye’nin güncel siyasi, ekonomik ve toplumsal durumunu çok yönlü olarak ele aldı. Günaydın, konuşmasına Türkiye’de hukukun üstünlüğü, adalet sistemi ve basın özgürlüğünün karşı karşıya olduğu ciddi tehditlere dikkat çekerek başladı.
“Türkiye, demokrasi ve hukuk açısından zor bir dönemden geçiyor. Yargı bağımsızlığının zedelendiği, basın ve ifade özgürlüğünün baskı altına alındığı bu süreçte yurtdışındaki Türk vatandaşlarının demokrasi mücadelesi daha da anlam kazanıyor,” diyen Günaydın, Almanya’da yaşayan Türk toplumunun örgütlü yapısının ve siyasi katılımının önemini vurguladı.
CHP’nin Yerel Seçim Başarıları
Günaydın, CHP’nin Türkiye genelinde elde ettiği seçim başarılarını detaylıca paylaştı. İstanbul özelinde CHP’nin kazandığı ilçeleri ve belediyeleri anlattı: “Şile’yi, Silivri’yi, Çatalca’yı tekrar CHP aldı. Arnavutköy’de fark çok az. Fatih’te de durum benzer. Bu sonuçlar halkın hizmetten memnun olduğunu gösteriyor.” CHP’nin 14 büyükşehir, 21 il ve 400’den fazla belediyeyi kazandığını hatırlatan Günaydın, bunun nüfusun yüzde 65’ine hizmet sağlamak anlamına geldiğini belirtti.
Ekrem İmamoğlu’nun Tutuklanması: Planlı Siyasi Müdahale
Günaydın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yargı sürecine de geniş yer verdi. 23 Mart sabahı yaşanan tutuklama girişimini “siyasi müdahale” olarak nitelendirdi. “Eğer İmamoğlu İstanbul’u kazanmamış, güçlü bir aday olmamış olsaydı, diploması iptal edilir miydi? Bu bir plan dahilinde gerçekleşen saldırıdır,” dedi.
Yolsuzluklar ve Hukuksuzluklar
Türkiye’de yaşanan yolsuzluk olaylarına da değinen Günaydın, 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarını hatırlattı. “Erdoğan’ın evinde üç gün boyunca paralar sıfırlanamadı, rezidanslarda para sayma makineleri ve çelik kasalar bulundu. Ancak hiçbir ciddi soruşturma yapılmadı,” ifadeleriyle bu dönemin hukuksuzluklarını aktardı.
Kürt Vatandaşlara ve Demokrasi Vurgusu
Günaydın, konuşmasının bir bölümünü Kürt kökenli vatandaşlara ayırdı: “Batı’daki Kürtleri demokrasiye katmak suç değildir. Onları terörize etmek isteyen zihniyete karşı halkımız ‘hadi oradan’ dedi,” dedi.
Gençlerin Önemi
Türkiye’nin geleceğini gençlerin şekillendireceğine dikkat çeken Günaydın, “Gençlerin sesini duymayan siyaset başarısız olur. Bu ülkenin anahtarı gençler ve çocuklardır,” dedi.
Saraçhane Direnişi ve Sonrası: CHP’li Vekilin Gözünden Kritik Anlar
Gökhan Günaydın, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali sonrası yaşanan süreci ve Saraçhane Direnişi’nin perde arkasını da anlattı. 18 Mart gecesi İmamoğlu’nun evinde yaşananları detaylandıran vekil, “Gece saat 1 civarında evden ayrıldık. Diploma iptaliyle nasıl mücadele edeceğimizi konuşuyorduk ama bir yandan da içimizde bir şeylerin olacağını hissediyorduk,” dedi.
Sabahın erken saatlerinde evin önüne 200’e yakın polis ve 20’den fazla polis aracı geldiğini aktaran Günaydın, “Hava aydınlanıyordu, kar yağıyordu. Orada olmak kolay değildi,” diye konuştu.
“Ya Direneceğiz Ya Teslim Olacağız”
Vekil, yaşananların sadece bir kişiye değil, Türkiye’nin tamamına yönelik bir müdahale olduğunu söyledi: “Ya direneceğiz ve ‘hayır’ diyeceğiz, ya da cumhuriyet teslim alınacak. Ekrem İmamoğlu bir simge ama esas hedef halkın umudu ve cumhuriyet değerleridir.”
Saraçhane Gençliğinin Direnişi
Polis müdahalesinin ardından Saraçhane’de bir araya gelerek direniş çağrısında bulunduklarını aktardı. İstanbul Valiliği’nin beş gün süreyle tüm gösterileri yasaklamasına ve ulaşımı engellemesine rağmen gençlerin Saraçhane’yi doldurduğunu belirtti. “Yüz binlerce genç oradaydı. Cumhuriyet onların sayesinde hâlâ ayakta,” dedi.
Gözaltılar ve Hukuksuzluklar
Gösterilere katılan gençlere yönelik gözaltılar ve tutuklamaların hukuksuzluğuna vurgu yapan vekil, “Anayasa’da gösteri hakkı açıkça var ama İstanbul Valisi tek imzalı kararla bu hakkı askıya aldı. 30’dan fazla genç halen içeride,” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Demokrasi Mücadelesi
Direnişin sadece İstanbul’a özgü olmadığını, Türkiye genelinde demokratikleşme mücadelesi olarak görülmesi gerektiğini belirtti. “Yozgat, Konya, Samsun, İzmir… Gittiğimiz her yerde halk bizleri bağrına bastı. Bu mesele metropol meselesi değil, Türkiye’nin demokratikleşme sorunudur,” dedi.
Demokratik Açılım, Erdoğan’ın Adaylığı ve CHP’nin Stratejisi
AKP-MHP bloğunun Kürtlerle yeni diyalog iddialarını da değerlendiren Günaydın, “Bu ülkede herkes eşit yurttaş olarak yaşamalı. Demokratik açılım sözü verirken CHP’ye düşman hukuku uygulamak kabul edilemez,” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden adaylığı konusuna da değinen vekil, anayasal engellere dikkat çekti. “Ya anayasa değişikliği yapılacak ya da Meclis erken seçim kararı alacak. Cumhur İttifakı’nın milletvekili sayısı yetmiyor. Biz erken seçim çağrısını 2025 Kasım’ına kadar destekliyoruz, sonrası için destek vermeyeceğiz,” dedi.
CHP’nin hem kendi içinde birlik sağlaması hem de tüm demokrasi güçlerini aynı çatı altında toplaması gerektiğini belirten Günaydın, “Artık kimsenin güvencesi yok. Herkesle birlikte çalışmak zorundayız. Hedef, CHP’yi yüzde 50+1’e taşımaktır,” diyerek sözlerini tamamladı.
Soru-Cevap ve Kapanış
Panel sonunda katılımcılar, Gökhan Günaydın’a Türkiye’nin geleceği, demokrasi mücadelesi ve CHP’nin stratejileri hakkında yoğun sorular yöneltti. Yapılan değerlendirmeler ve görüş alışverişleri, panelin en dikkat çeken bölümlerinden biri oldu.
CHP Hamburg Birliği Başkan Yardımcısı Nur Ilıcak, panelin kapanışında katılıma gösterilen ilgiye duydukları memnuniyeti dile getirerek, “Bu tür etkinliklerle hem yurttaşlarımızla bir araya geliyor hem de ülkemize dair fikirlerimizi paylaşıyoruz. Birlikte daha güçlüyüz,” ifadelerini kullandı.
Etkinlik, katılımcılarla çekilen hatıra fotoğrafları ve samimi sohbetlerle sona erdi.