Hamburg Haber – Hamburg’da yaklaşan eyalet seçimleri ( 2 Mart ) öncesinde, göçmenlik konusu önemli bir seçim maddesi haline geldi.

NDR HamburgTrend anketine göre, seçmenlerin yüzde 20’si göçmenlikle ilgili sorunları şehrin en önemli gündem maddesi olarak görüyor. NDR Hamburg, eyalet meclisinde temsil edilen partilerin göç politikalarının ana hatlarını karşılaştırdı. Peki, seçime katılan partiler bu konuda ne vadediyor?

Daha Fazla Sınır Dışı Etme Talebi

Son dönemde Almanya genelinde artan sınır dışı etme talepleri Hamburg’a da yansımış durumda. 2023 yılında Hamburg’da 1.700’den fazla göçmen sınır dışı edilirken, bu sayı bir önceki yıla göre 300 kişi artış gösterdi. SPD, suç işlemiş kişilerin sınır dışı edilmesinin artması gerektiğini savunuyor. Parti, özellikle suça karışan göçmenlerin hızlı bir şekilde ülkelerine geri gönderilmesini vurguluyor. 2023 yılında bu kapsamda 270 kişi sınır dışı edilirken, bir önceki yıl bu sayı 191 olarak kaydedilmişti.

CDU da sınır dışı uygulamalarının hızlandırılmasından yana ve Almanya’daki iltica sistemine olan güvenin yeniden tesis edilmesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, partinin programına göre, Almanya’da kalma hakkı bulunmayan kişilere tüm sosyal yardımlar kesilmeli. CDU, yasadışı göçü caydırmak için bu önlemlerin gerekliliğini savunuyor.

FDP, sınır dışı merkezlerinin kapasitesinin artırılmasını savunurken, AfD de daha fazla sınır dışının gerekliliğine vurgu yapıyor. AfD, sınır dışı işlemlerini kolaylaştırmak için diğer ülkelerin konsolosluklarıyla iş birliği yapmayı hedefliyor. Parti, sınır dışı edilen kişilerin kabulünü hızlandırmak için diplomatik baskının artırılması gerektiğini öne sürüyor.

Ancak Sol Parti bu yaklaşımlara tamamen karşı çıkarak, sınır dışı uygulamalarının son bulması gerektiğini savunuyor. Parti, göçmenlerin insani nedenlerle korunması gerektiğini belirtiyor ve sınır dışı işlemlerini insan haklarına aykırı buluyor.

Dil Eğitimi ve Entegrasyon Politikaları

Dil öğrenmenin entegrasyon için temel koşul olduğu konusunda partiler genel anlamda hemfikir. Yeşiller, dil eğitim programlarının genişletilmesini ve göçmen kadınların entegrasyon kurslarına katılabilmesi için çocuk bakım hizmetlerinin artırılmasını istiyor. Özellikle göçmen kadınların toplumda daha aktif rol alabilmesi için bu programların büyük önem taşıdığı belirtiliyor.

FDP de benzer bir yaklaşımla, kadınların dil kurslarına teşviki için ekstra destek verilmesini talep ediyor. Ayrıca, FDP göçmenlerin dil kurslarına devam ederken aynı zamanda çalışabilmesini de öneriyor. Parti, günlük hayatta dil pratiği yapmanın öğrenme sürecini hızlandıracağı görüşünde.

CDU, Almanca dil kurslarının yaygınlaştırılması ve resmi işlemler veya sağlık hizmetlerinde daha fazla tercüman bulundurulması gerektiğini belirtiyor. Resmi işlemlerdeki dil bariyerinin kaldırılması, göçmenlerin topluma daha kolay entegre olmasını sağlayabilir.

Sol Parti ise dil kurslarına erişimde uzun bekleme sürelerinin ortadan kaldırılmasını savunuyor. AfD ise sadece Hamburg’da kalıcı olanların entegrasyon programlarına dahil edilmesi gerektiğini savunarak, göçmenlere para yardımı yerine sadece ayni yardım verilmesini öneriyor. Parti, nakit yardımların kötüye kullanım riskini artırdığını öne sürüyor.

Barınma ve Sosyal Dağılım

2024 sonu itibariyle Hamburg’da 47.000’e yakın kişi belediyeye ait barınma merkezlerinde yaşıyor. Şehir genelinde 230’dan fazla barınma merkezi bulunuyor. SPD ve Yeşiller, insani yaşam koşulları sunan barınma alanlarının yaygınlaştırılmasını isterken, CDU sosyal dengeli bir barınma politikası oluşturulmasını savunuyor. CDU, mülteci yerleşimlerinin şehir içinde daha dengeli dağıtılması gerektiğini savunarak, yerel halkın da görüşlerinin dikkate alınmasını talep ediyor.

Sol Parti, büyük barınma merkezlerini “toplu barınma” olarak nitelendirerek, bunun yerine bireysel konutlara yerleştirmenin daha iyi bir seçenek olduğunu söylüyor. Parti, mevcut sistemin göçmenlerin topluma entegre olmasını zorlaştırdığını belirtiyor.

AfD ise, Danimarka modelini örnek alarak, göçmenlerin büyük kamplarda barındırılmasını öneriyor. Parti, mevcut barınma sisteminin Almanya’daki konut krizini derinleştirdiğini öne sürerek, büyük kampların maliyet açısından daha sürdürülebilir olduğunu savunuyor.

İslam Toplulukları ve Yurttaşlık Politikaları

Tüm partiler, radikal İslamcı akımlara karşı olduklarını vurgularken, CDU ve AfD, Hamburg’daki İslami topluluklarla yapılan sözleşmelerin iptal edilmesini istiyor. CDU, DİTİB’in Türkiye hükümetine bağlı olduğunu ve Şura’nın İran destekli İslam Merkezi Hamburg ile ilişkilerini yeterince sorgulamadığını belirtiyor. CDU, bu kuruluşların bağımsızlıklarını kanıtlamadıkça devlet desteğinden yararlanmamaları gerektiğini öne sürüyor.

AfD ise bu sözleşmeleri tamamen sona erdirmek istiyor ve İslami organizasyonlarla devlet arasındaki tüm resmi iş birliklerine son verilmesi gerektiğini savunuyor. Parti, Hamburg’daki İslami kuruluşların aşırılık yanlısı gruplarla bağlantılı olabileceğini iddia ediyor.

Yeşiller ve SPD ise bu sözleşmelerin açık diyaloğun temelini oluşturduğuna inanarak, devam ettirilmesini savunuyor. Yeşiller, dini topluluklarla yapılan anlaşmaların entegrasyonu teşvik ettiğini düşünüyor.

Vatandaşlık ve Seçme Hakkı

Hamburg’da 2023 yılında yaklaşık 9.600 kişi Alman vatandaşlığına geçti. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 20 artış gösterdi. SPD ve Yeşiller, göçmenlerin vatandaşlığa kabul sürecini teşvik etmek istiyor. Yeni vatandaşlık yasasıyla, vatandaşlık alma süresi sekiz yıldan beş yıla düşürüldü. SPD ve Yeşiller, bunun başarılı entegrasyon için önemli bir adım olduğunu savunuyor.

CDU ise vatandaşlık sürecinin kolaylaştırılmasına karşı çıkıyor ve bunun “hızlandırılmış vatandaşlık” olarak nitelendirerek eleştiriyor. Parti, vatandaşlık reformunun geri alınması için federal düzeyde mücadele edeceğini belirtiyor. Ancak CDU, uzun yıllardır Almanya’da yaşayan ve topluma uyum sağlamış göçmenlerin vatandaşlığa geçişinin desteklenmesi gerektiğini de ekliyor.

Sol Parti, vatandaşlık hakkının daha da genişletilmesini ve uzun süredir Hamburg’da yaşayan yabancıların da yerel seçimlerde oy kullanabilmesini öneriyor. AfD ise çok kültürlü topluma karşı olduğunu belirterek, vatandaşlık sürecinin daha sıkı kriterlere bağlanmasını istiyor.

Sonuç olarak Hamburg seçimlerinde göç ve entegrasyon konuları belirleyici olacağa benziyor. Partiler arasındaki farklı yaklaşımlar, seçmenlerin tercihlerinde önemli bir rol oynayacak. Göçmenlerin sosyal yaşama katılımı, barınma hakları ve vatandaşlık süreçleri, seçimlerin en kritik gündem maddeleri arasında yer alıyor.